Sn Cumhurbaşkanının,Nisan 2016 ve Kasım 2016 daki Konuşmaları

Sn Cumhurbaşkanının 11 Nisan 2016 daki refah konusundaki söylemlerini hatırlayalım; ülkede satın alınan otomobil sayılarında artış olduğunu ve bu artışın gelirdeki yükselişe bağlı olarak arttığını artık her evde en az 2 otomobilin olduğunu neredeyse ailedeki çocuğa da bir otomobil almanın yaşandığını söyledi ve bu gelişmenin refahı iyileştirici ve onun bir göstergesi olduğunu ifade etmişti.

Peki refahtaki yükselişin ispatı sadece yollardaki otomobil sayılarındaki artış mıdır ? şöyle açıklayalım ; Sn Cumhurbaşkanının söylediği gibi elbette refahı artıran unsurlardan biri, kişi başına düşen milli gelirdeki artıştır.Fakat; dediğim gibi unsurlardan biridir sadece, bunu ekonomik,kültürel,eğitim, sağlık ve sanat alanlarındaki gelişmeler - iyileşmeler de takip ederse işte o zaman tadından yenmez.

29 Kasım 2016 daki konuşmayı hatırlayalım; yine refah konusu altında evlerde artık 1 değil 2 değil 3 otomobilin olduğunu dolayısıyla israf ekonomisinin yaşandığını belirterek vatandaşların tasarruf yapmaları konusunda istekte bulunmuştu.

Bu hatırlatmaları yaptıktan sonra bu iki açıklama neden bir birinin zıttıydı? (Daha sonra yorumlayacağım) Otomobil sayılarındaki artış, elbette gelirin yükselmesine bağlı olarak arttığını söyleyebiliriz. Fakat; gelirin artmadığı bir dönemde olduğumuzu düşünelim. ama; vatandaşların gelirleri sabitken artmamışken ( alım gücü artmamışken ) yine de otomobile yönelik tercihlerinin harcamalarının olduğu kesindir. hatta bir evde 3 otomobil olması bu harcamaların giderek arttığını da gösterir.  Peki gelir artmıyorken otomobil tüketimi nasıl artar? Dediğinizi duyar gibiyim elbette borçlanarak.

Örneğin ;ailelerde özellikle ev hanımları, eşlerine baskı yaparak tanıdıkları araba kullanabilen herhangi bir kadın arkadaşı varsa ona imrenerek kendisi de otomobil kullanmak isteyeceğinden kocaya yapılan baskı dayanılmaz olduğunda koca soluğu bankada alacaktır ve kredi başvurusu kaçınılmaz olacaktır.Bu şekilde bir sürü ailenin varlığını düşünürsek bu durumun borçlanmaların arttığı gerçeğinin en büyük kanıtlarından biri olduğunu söyleyebiliriz. 

Tekrar Cumhurbaşkanının açıklamalarına dönecek olursak; Bu açıklamaların zıtlığı ekonomi politikalarının dönem dönem değişmesi gerçeğinden kaynaklanmaktadır ve bu sözlerin çoğu Cumhurbaşkanının kendi sözleri değildir dönemlere uygun ekonomik politikaların nasıl olması gerektiği konusunda kendisine bilgi veren akıl danıştığı ekonomi danışmanları ile girdiği iletişimler sonucu bu tarz konuşmalara şahit oluyoruz.

Günümüzde tasarrufların uygulanması konusunda sadece vatandaşların değil devletin de özen göstermesi gerekmektedir.Son zamanlarda vergilerdeki artışların ( ötv , sigara-alkol vergileri ) devletin cari harcamalardaki dengesizliği finanse etmek, bütçe açığını kapatmak için uygulanmış olabileceği yüksek ihtimaldir.Dolayısıyla devlet, tasarruf konusunda sadece vatandaşları değil kendisini de telkin etmelidir.

Son olarak; Nisan 2016 daki konuşmada ( Cumhurbaşkanının otomobil artışlarına olumlu baktığı dönem ) bunu da belli bir dönem tüketime teşvik ve piyasalardaki canlılığı artırmaya yönelik olduğunu düşünebiliriz. Vatandaş açısından olaya bakacak olursak, o dönem kredi borçlanma faizlerindeki düşüşlerin de otomobil tüketimini arttırdığını söyleyebiliriz.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Marshall-Lerner Koşulu ve J Eğrisi

Likidite Tuzağı Nedir

ABBASİLER DÖNEMİNDE KÜLTÜR, SANAT VE (B)İLİM